Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), 4 Eylül 2023 tarihinde, Kürt siyasetçi ve barış aktivisti Sırrı Süreyya Önder’i anma programı düzenledi. Anma, birçok siyasetçi, akademisyen ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşti. Programda, Önder’in terörsüz bir Türkiye hedefi için yaptığı çalışmalar ve barış sürecine olan katkıları dile getirildi. Anma etkinliğinde, TBMM Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un yaptığı konuşma dikkat çekti. Kurtulmuş, Önder’in barışa yönelik fikirlerinin ve çabalarının önemine vurgu yaparak, ülkenin geleceği adına umut dolu bir mesaj verdi.
Sırrı Süreyya Önder, Türk siyasetçi olarak, özellikle barış süreci hakkında yaptığı çalışmalarla ön plana çıkan bir isimdir. 2013-2015 yılları arasında yürütülen çözüm sürecinde aktif rol almış, çatışmaların sona ermesi ve toplumda barış ortamının sağlanması için önemli adımlar atmıştır. Önder, talep ve ihtiyaçları dile getiren, Kürt meselesinin barışçıl yollarla çözülmesi için müzakerelerin önemini vurgulayan bir lider olarak tarihe geçmiştir. Anma programında, konuşmalarında sıkça Önder’in bu süreçteki duruşu ve kolektif hüzün üzerine yaptığı vurgular dile getirildi. Sırrı Süreyya Önder, hem siyasi kimliği hem de insan hakları savunuculuğuyla, Türkiye’de farklı kültürlerin bir arada yaşaması için çaba harcayan bir kişilik olarak hatırlanmaktadır.
Kurtulmuş’un anmada yaptığı konuşmada, Sırrı Süreyya Önder’in Türkiye’deki siyasi atmosferde barışın sağlanması adına önemli bir misyon üstlendiğini belirtti. “Terörsüz Türkiye” idealinin gerçekleştirilmesi için gereken ortaklığın önemine vurgu yapan Kurtulmuş, “Sırrı Süreyya Önder, barışın sağlanması noktasında her zaman yapıcı bir dil kullanmış ve tarafları bir araya getirmek için çaba sarf etmiştir. Bugün burada, onun hatırasını yaşatmak ve onun ideallerini yaşatmanın yollarını aramak için toplandık.” şeklindeki ifadeleriyle, barışın önemini yeniden vurgulamış oldu. Önder’in ideallerinin çoğulcu bir demokrasi anlayışına katkı sağlayacağını belirten Kurtulmuş, “Hedefimiz, terörle mücadelenin yanında toplumsal barışı sağlamak olmalıdır. Bu anlayış, Sırrı Süreyya Önder gibi aydınların fikirlerinden beslenmelidir.” dedi. Kurtulmuş’un bu açıklamaları, barış ve terörle mücadelede toplumun kenetlenmesi gerektiği üzerine bir mesaj taşıdı.
Programda, Sırrı Süreyya Önder’in hayatı ve mücadelesi üzerine düşünceler de paylaşıldı. Siyasi parti temsilcileri, bağımsız akademisyenler ve STK üyeleri, Önder'in kendi toplumuna olan bağlılığını ve bu bağlamda yürüttüğü politikaların ne denli anlamlı olduğunu belirtti. Anma, sadece geçmişe bir selam durmak değil, aynı zamanda geleceğe dair umut ve kararlılığı pekiştirmek amacı taşıyordu. Türkiye’nin farklı kültürel ve etnik öğelerinin bir arada barış içinde yaşamasının gerekliliği, etkinlikte en çok üzerinde durulan konulardan biriydi.
TBMM’de gerçekleştirilen bu anma etkinliği, Sırrı Süreyya Önder’in mirasının yaşatılmasında büyük bir adım olarak kaydedildi. Katılımcılar, benzer etkinliklerin Türkiye’nin barışçıl meselelerinin çözümüne katkı sunabileceği inancını taşıdıklarını ifade ettiler. İnsan hakları, ifade özgürlüğü ve toplumsal uzlaşı konularında Önder’in bıraktığı miras, yeni nesiller için bir ilham kaynağı olmayı sürdürüyor. Anma, aynı zamanda barış fikrinin kökleşmesi ve geniş kitlelerce benimsenmesi adına önemli bir platform olarak öne çıktı.
Böylelikle, TBMM’de düzenlenen Sırrı Süreyya Önder anması, sadece anma etkinliği olmanın ötesinde, Türkiye’de barış ve kardeşlik temalarının yeniden düşünülmesine olanak sağladı. Anmada yapılan konuşmalar, barışa yönelik umut veren bir geleceğin temellerinin atılmasının önemini ve gerekliliğini içeriyordu. Kurtulmuş’un konuşmasında ortaya koyduğu irade ile Sırrı Süreyya Önder’in mirası, barışın inşasında yapıcı bir etken olmaya devam edecek.